Kadına yönelik şiddet, ulusal ve uluslararası metinlerle korunan, hukuki ve kamusal niteliğe sahip hayati bir meseledir. Pek çok uluslararası antlaşma ve mahkeme kararı, kadına karşı şiddet olaylarında devletlerin sorumluluğunu belirlemiştir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 41. maddesi, "Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar…" hükmünü içermektedir. Bu düzenleme, kadın ve çocukları koruma konusunda devlete pozitif yükümlülükler yüklemektedir.
Kadına ve çocuğa karşı şiddetin artması ve toplumda infial yaratması üzerine, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun yürürlüğe girmiştir. Bu kanunun amacı;
Şiddete uğrayan veya uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağdurlarının korunmasını sağlamak,
Bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi için gerekli tedbirleri almak şeklinde belirlenmiştir.
Kanunun 11. maddesi kapsamında, hâkim tarafından şiddet uygulayan kişiye yönelik çeşitli önleyici tedbirler alınabilir:
Şiddet mağduruna yönelik tehdit, hakaret, aşağılama veya küçük düşürücü söz ve davranışlardan kaçınılması,
Müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhâl uzaklaştırılması ve konutun korunan kişiye tahsis edilmesi,
Korunan kişilere, onların konut, okul ve iş yerlerine yaklaşmaması,
Çocuklarla ilgili kişisel ilişki kurma kararının refakatçi eşliğinde yapılması veya kaldırılması,
Korunan kişiye ve yakınlarına yaklaşmaması,
Korunan kişinin şahsi eşyalarına zarar vermemesi,
Korunan kişiyi iletişim araçlarıyla rahatsız etmemesi,
Kanunen izin verilen silahların kolluğa teslim edilmesi,
Kamu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahların kuruma teslim edilmesi,
Alkol veya uyuşturucu madde etkisinde iken korunan kişilere yaklaşmaması ve tedavi edilmesi.
Şiddet mağduruna yönelik tehdidin yakın ve devam ediyor olması halinde, kolluk kuvvetleri tarafından da bazı koruyucu tedbirler alınabilir. Bunlar şunlardır:
Şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışların yasaklanması,
Müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhâl uzaklaştırma,
Korunan kişilere yaklaşmanın engellenmesi,
Korunan kişinin yakınlarına ve tanıklarına yaklaşmama tedbiri uygulanması.
Kanun, şiddet mağdurunun ekonomik açıdan olumsuz etkilenmesini önlemek amacıyla, şiddet uygulayan kişinin aynı zamanda ailenin geçimini sağlayan yahut katkıda bulunan biri olması halinde, talep edilmese dahi mağdurun yaşam düzeyi göz önünde bulundurularak hâkim tarafından tedbir nafakasına hükmedilebileceğini düzenlemiştir.
Geçmez Hukuk Bürosu