Boşanma davası, birçok farklı unsurun dikkate alınması gerektiği karmaşık bir süreçtir. Tarafların kusur durumu, ortak malların paylaşımı, nafaka ve tazminat yükümlülükleri gibi konular, dava sürecinin uzamasına neden olabilir. Çocukların velayeti ve maddi durumların değerlendirilmesi gibi faktörler de süreci etkiler ve bu durum çiftlerin ve çocukların ruhsal olarak yıpranmasına neden olabilir.
Anlaşmalı boşanma, tarafların boşanma sürecini daha hızlı ve sorunsuz bir şekilde geçirmelerini sağlar. Evliliği en az bir yıl süren çiftler, anlaşmalı boşanma davasında bir boşanma protokolü hazırlayarak, bu protokolde belirtilen hüküm ve koşullarda anlaşarak boşanabilirler. Ancak, bu süreçte acele edilmesi ve protokolün dikkatlice hazırlanılmaması durumunda, boşanmadan sonra nafaka ve tazminat talep etme hakları hakkında kafa karışıklığı yaşanabilir.
Anlaşmalı boşanma sırasında, tarafların tazminat taleplerini protokole dahil etmemiş olmaları durumunda, sonradan tazminat talep etme hakkı bulunmamaktadır. Boşanma protokolü, tarafların boşanma, boşanmaya sebep olan olaylar ve tazminat talepleri hakkında nihai bir karar verdiklerini ve bu nedenle sonradan tazminat davası açma imkanının ortadan kalktığını belirtir.
Boşanma sonrası nafaka talep edilebilir, ancak bunun için boşanma protokolünde nafaka taleplerinden feragat edilmemiş olması gereklidir. İştirak nafakası, çocuğun yüksek menfaatini gözeterek sağlanan bir nafakadır ve daha önceden feragat edilmiş olsa bile, çocuk için gerekli olan masraflar için yeniden talep edilebilir. Yoksulluk nafakası ise, boşanmanın ardından 1 yıl içinde zamanaşımına uğramadan dava açılmalıdır.
T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/2613 E. 2019/1191 K. 14.11.2019 Tarihli Karar:
“TMK’nın 182/2. maddesi gereği, velayeti kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu ve anlaşmalı boşanma davasında nafaka talep edilmemiş olmasının daha sonra iştirak nafakası talep etmeye engel teşkil etmeyeceği, müşterek çocuk için protokolle tazminat ödenmesinin davalı babayı iştirak nafakası ödemesi yükümlülüğünden kurtarmayacağı belirtilmiştir. Bu husus, nafaka miktarının belirlenmesinde dikkate alınmalıdır. Mahkemece yapılan değerlendirme yanlıştır ve bu nedenle kararın bozulması gerekmektedir.”
Anlaşmalı boşanma protokolü, nafaka ve tazminat taleplerinizi etkileyebilir. Protokolün detayları ve içeriği, sonrasında hangi hakların talep edilebileceğini belirler. Bu nedenle, protokolün hazırlanmasında ve boşanma sürecinde alanında uzman bir boşanma avukatının rehberliği önemlidir.
Geçmez Hukuk Bürosu