Taşınmazın geç teslimi, bir taşınmazın, üzerinde anlaşılan teslim tarihinden daha geç bir tarihte teslim edilmesi durumudur. Bu durum, genellikle konut projeleri veya mülk satışlarında ortaya çıkar ve bazı önemli etkileri vardır:
Geç teslim durumu, hem alıcı hem de satıcı için hukuki ve finansal sonuçlar doğurabilir ve genellikle sözleşme şartlarına uygunluk önemli bir rol oynar.
Son yıllarda konut projeleri ve taşınmaz satışları genellikle maketler üzerinden gerçekleştirilmektedir. Bu tür satışlar için yapılan sözleşmelerde, taşınmazların teslimiyle ilgili belirli süre sınırlamaları da yer almaktadır. Ayrıca, bazı yüklenici firmalar teslim sürelerine uyulmaması durumunda ödenecek bedelleri sözleşmelere dahil etmektedir. Böylece, yüklenicinin ana yükümlülüğü olan işi zamanında tamamlayıp teslim etmesi güvence altına alınmakta, aynı zamanda iş sahibinin (taşınmazı teslim alacak kişinin) gecikme nedeniyle talep edebileceği tazminatlar da sözleşmeye bağlanmaktadır. Ancak, sözleşmede belirlenen tazminat bedelinin üzerinde bir meblağ da talep edilebilir; yüklenici firmalar bu durumu göz önünde bulundurmalıdır.
Bu tazminat bedelleri, taraflar arasındaki olası ihtilafları önlemeye yönelik olup, somut zararların miktarını belirlemek için bir kılavuz işlevi görür. Bedel belirlenmiş olsa da, müteahhit firma ortaya çıkacak zararlardan sorumlu olmaya devam eder. Bu zararlar, taşınmazların zamanında teslim edilseydi elde edilebilecek kira bedelleri şeklinde hesaplanmaktadır. Böyle bir durumda, daire sahibi yüklenici firmaya bir ihtarname göndererek sorunu çözmeye çalışmalı; ihtarnameye çözüm bulunamazsa, dava açarak her gecikilen ay için kira kaybı tazminatı talep etmelidir.
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, E. 2013/1340 K. 2013/9472 T. 11.04.2013:
"Dava, geç teslim nedeniyle kira kaybı davasıdır. Taraflar arasındaki konut satış sözleşmesinin 10/a maddesinde, konutun belirlenen tarihte teslim edilmemesi durumunda ve bu sürenin iki ayı geçmesi halinde, her ay için kira bedelinin tarafların mutabakatı ile belirleneceği, anlaşmazlık durumunda Adana Ticaret Odası tarafından belirlenen kira bedelinin ödeneceği belirtilmiştir. Davacının talebi bu yöndedir. Mahkeme, delil sözleşmesi niteliğindeki bu hükme dayanarak Ticaret Odası tarafından belirlenen kira bedeli üzerinden, iki aylık sürede yapılacak düşüşler ile hesaplanarak karar vermesi gerekirken, bilirkişi raporunda tespit edilen değer üzerinden karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle hükmün bozulması gerekmektedir."
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 2013/13-1143 Esas, 2014/625 Karar:
"Taraflar arasındaki sözleşmede taşınmazın 16 ay içinde teslim edileceği belirtilmiştir. Bu sürenin sona ermesiyle, davacı mehil vermeden dava açabilir. Sözleşmede taksitlerin tamamlanmadan taşınmazın kiraya verilemeyeceği şartı bulunması, davacının gecikme nedeniyle tazminat hakkını etkilemez. Mahkeme, taşınmazın geç teslim edilip edilmediğini belirlemeli, geç teslim süresi için tazminat belirlemeli ve davanın kabulüne karar vermelidir."
Geçmez Hukuk Bürosu