Makaleler

Israrlı Takip Suçu: Tanımı ve Yaptırımları

Israrlı Takip Suçu: Tanımı ve Yaptırımları

Türk Ceza Kanunu'nun 123/A maddesi, bir kimseyi ısrarlı bir şekilde fiziken takip etmek veya haberleşme, iletişim araçları, bilişim sistemleri ya da üçüncü kişiler aracılığıyla temas kurma girişimlerinde bulunarak o kişide ciddi huzursuzluk yaratma veya kendisinin ya da yakınlarının güvenliği konusunda endişe doğurma fiillerini suç saymıştır. Bu suçu işleyen kişiye altı aydan iki yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür. Ayrıca, maddenin ikinci fıkrasında cezayı artıran nitelikli haller, üçüncü fıkrada ise suça ilişkin yargılama şartları düzenlenmiştir.

İlgili düzenleme şu şekildedir:

“(1) Israrlı bir şekilde; fiziken takip etmek ya da haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak suretiyle bir kimse üzerinde ciddi bir huzursuzluk oluşmasına ya da kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olan faile altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir. (2) Suçun;

a) Çocuğa ya da ayrılık kararı verilen veya boşandığı eşe karşı işlenmesi,

b) Mağdurun okulunu, iş yerini, konutunu değiştirmesine ya da okulunu veya işini bırakmasına neden olması,

c) Hakkında uzaklaştırma ya da konuta, okula veya iş yerine yaklaşmama tedbirine karar verilen fail tarafından işlenmesi,

hâlinde faile bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.

(3) Bu maddede düzenlenen suçun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlıdır.”

Israrlı Takip Kavramı ve Tanımı

Israrlı takip kavramı, bir kimseyi rızası olmadan sürekli olarak izleme olarak tanımlanabilir. Hukuki anlamda ise bu kavram, failin kasıtlı olarak tekrarlanan ve mağdurun güvenliğini tehdit eden davranışlarıyla onun iç huzurunu bozmasını ifade eder. Bu sebeple, kavramın sadece fiziksel takip olarak algılanmaması önemlidir. Ayrıca, kavramın psikoloji, hukuk, tıp, eğitim gibi farklı alanlarla bağlantılı olduğu için kesin bir tanımının yapılması zordur. Kavram, farklı hukuk disiplinlerinde de farklı şekillerde ele alınabilmektedir. Hukuki anlamda ise ısrarlı takip, mağdur üzerinde korku veya rahatsızlık yaratan tekrarlanan ve istenmeyen davranışlar olarak tanımlanır. Ancak, bu davranışların ne kadar sık veya yoğun olması gerektiği konusunda kesin bir ölçüt yoktur. Çünkü ısrarlı takip, farklı davranış şekilleriyle ortaya çıkabileceğinden, başlangıçta zararsız görünen bazı hareketler daha ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu nedenle, kavramın tam ve kapsayıcı bir tanımının bulunmadığı söylenebilir. Sonuç olarak, bir eylemin ısrarlı takip sayılabilmesi için en önemli kriter, mağdurun fail tarafından sürekli rahatsız edilerek iç huzurunun bozulmasıdır.

Israrlı Takip Suçunun Unsurlarının İncelenmesi

I. Suçun Hukuki Konusu, Fail ve Mağdur

Israrlı takip suçu, Kanun’un hürriyete karşı suçlar bölümünde yer aldığından, burada korunan hukuki değer kişi hürriyetidir. Suçun yer aldığı bölüm, kanun koyucunun bu suçla korunmak istenen değerin kişi hürriyeti, huzuru ve güvenliği olduğuna işaret eder. TCK 123/A maddesinde özel bir nitelik aranmadığından, bu suçun faili herhangi bir kişi olabilir. Aynı şekilde, mağdur da herhangi bir kimse olabilir.

II. Suçun Unsurları

A. Maddi Unsur 

1- Hareket

Suç, seçimlik ve bağlı hareketlidir. İki seçimlik hareketten ilki; ısrarlı bir şekilde fiziken takip etmek, ikincisi ise (haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak) ısrarlı bir şekilde temas kurmaya çalışmaktır. Israr, her iki hareketin de kurucu unsurudur. Israr olmadan bu hareketlerin varlığını tartışmak gerekmez. Eğer iki hareket de gerçekleştirilmişse iki ayrı suç değil, tek bir suç oluşur. Başka bir hareketle bu suçun oluşması mümkün değildir.

Kanun koyucu, suçun serbest hareketli işlenmesine kapı aralamamıştır; yani ısrarlı takip suçu bağlı hareketlidir.

  •  Israr

Hukuki anlamda ısrar, başkasının karşı iradesine aykırı davranışları bilinçli bir şekilde sürdürmektir. Yasaklanan davranışlar kısa aralıklarla tekrarlandığında ve aralarında amaç birliği varsa, ısrarla gerçekleştirildikleri kabul edilir. Her olayın somut özelliklerine göre davranışta ısrar olup olmadığı belirlenir. Örneğin, mağdurun rahatsız olduğunu belirtmesine rağmen failin aynı davranışları sürdürmesi dikkate alınmalıdır. Israrın tespitinde, yapılan hareketlerin mağdurun iç huzurunu bozma ya da kişisel yaşam alanına zarar verme durumu da göz önünde bulundurulmalıdır.

Yargıtay, bir kararında failin telefon etmesi, mağdurun evinin önüne gelmesi ve mağduru takip hareketlerini bir bütün olarak ısrar unsuru olarak kabul etmiştir; başka bir kararında ise mağdurun tepki verip vermediğine dikkat çekmiştir.

  •  Israrlı Bir Şekilde Fiziken Takip Etmek

Fiziki takip; mağdurun peşinden gitmek, yakınında dolaşmak veya varlığını hissettirmek şeklinde olabilir. Ancak burada tesadüfi karşılaşmalar ile bilinçli takip arasındaki farkı ayırt etmek önemlidir. Failin ısrarlı takip kastıyla mı hareket ettiği yoksa tesadüfi mi karşılaştığı dikkate alınmalıdır. Fiziki takip uzun süreli olabileceği gibi, aynı gün içinde ısrarlı bir şekilde de gerçekleştirilebilir. Tek bir takip eylemi bile ısrarlı olabilir ve huzursuzluğa neden olabilir. Takip, mağdurun fark etmesiyle başlar ve huzursuzluğa yol açtığında suç tamamlanmış sayılır.

Takip "fiziken" olmalıdır. Teknoloji kullanılarak yapılan takipler ısrarlı takip suçunu oluşturmaz. Örneğin, GPS ile takip etmek veya dijital bir ağ üzerinden izleme yapmak bu suçun kapsamına girmez. Ancak bu tür eylemler, özel hayata ve gizli alanlara müdahale suçu oluşturabilir.

  • Israrlı Bir Şekilde Temas Kurmaya Çalışmak

Seçimlik hareketlerden biri, mağdurla ısrarlı bir şekilde temas kurmaya çalışmaktır. Kanun, failin mağdura ulaşmasını şart koşmaz, temas kurmaya çalışma ısrarı yeterlidir. Dolayısıyla, mağdura ulaşılamasa bile sürekli e-posta göndermek, arama yapmak, mesaj bırakmak veya sosyal medya üzerinden tekrar tekrar arkadaşlık isteği göndermek bu suçu oluşturabilir. Suçun gerçekleşmesi için mağdurun temas kurulmaya çalışıldığından haberdar olması gereklidir.

Temas kurma araçları arasında haberleşme ve iletişim araçları, bilişim sistemleri ve üçüncü kişiler yer alır. Mektup, e-posta, telefon veya sosyal medya gibi araçlarla temas kurulabilir.

Temas kurma üçüncü kişi aracılığıyla da olabilir. Örneğin, fail bir arkadaşından mağduru takip etmesini veya iletişim kurmasını isteyebilir. Üçüncü kişi bu eyleme katılırsa, durumuna göre suç ortağı olarak değerlendirilir. Üçüncü kişiye ulaşılarak temas kurma da bu kapsamda sayılabilir.

2. Netice
Suç, tehlike suçu değil, zarar suçudur ve neticeye bağlıdır. Suçun neticesi, mağdurda ciddi huzursuzluk oluşması veya kendisinin veya yakınlarının güvenliğinden endişe duymasıdır. Bu neticenin ortaya çıkması için mağdurda huzursuzluk veya endişe oluşması gereklidir. Bu da failin davranışlarıyla mağdurda bir tepki oluşup oluşmadığına bağlıdır. Mağdurun failin hareketlerinden huzursuzluk veya endişe duymaması durumunda suç oluşmaz.

Israrlı takip, devam eden bir suçtur. Suç, failin iradesi veya başka bir nedenle kesintiye uğrayıncaya kadar devam eder. Yani, suç tamamlanmış ama bitmemiştir. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç hali düzenlenmemiştir.

B. Manevi Unsur

Israrlı takip suçu için genel kasıt yeterlidir. Fail, bilerek ve isteyerek mağduru rahatsız edici hareketlerde bulunmalıdır. Suç, taksirle işlenemez. Failin ısrarlı takip kastıyla hareket etmesi, yani mağdurun rahatsız olduğunu bilerek ve isteyerek hareket etmesi gereklidir. Ayrıca, failin ısrarı, mağdurda huzursuzluk yaratma veya güvenlik endişesi doğurma amacı taşımalıdır.

Cezayı Artıran Nitelikli Haller

123/A maddesinin ikinci fıkrasında cezayı artıran nitelikli haller düzenlenmiştir:

Suçun çocuğa ya da ayrılık kararı verilen veya boşandığı eşe karşı işlenmesi: Mağdur çocuk, ayrılık kararı verilen eş veya boşanmış eş ise ceza artırılır.

Suçun mağdurun okulunu, iş yerini, konutunu değiştirmesine ya da okulunu veya işini bırakmasına neden olması: Mağdurun eğitim, iş veya barınma durumunu değiştirmesi sonucunda ceza artırılır.

Hakkında uzaklaştırma ya da konuta, okula veya iş yerine yaklaşmama tedbirine karar verilen fail tarafından işlenmesi: Mahkeme tarafından uzaklaştırma kararı verilen failin bu suçu işlemesi halinde ceza artırılır.

Suçun Tüzel Kişiler Tarafından İşlenmesi ve Soruşturma Şartı

Israrlı takip suçu, tüzel kişiler tarafından işlenemez. Ayrıca, bu suçun takibi şikâyete bağlıdır. Şikâyet hakkı yalnızca mağdura aittir. Şikâyet süresi altı aydır ve mağdur suçtan haberdar olduktan sonra bu süre başlar. Mağdur şikâyetçi olmadan soruşturma başlatılamaz.

Israrlı Takip Suçu ile Diğer Suçlar Arasındaki İlişki

Israrlı takip suçu, tehdit, kişilerin huzur ve sükûnunu bozma, kişisel verilerin kaydedilmesi, özel hayatın gizliliğini ihlal gibi diğer suçlarla iç içe geçebilir. Fail, birden fazla suçu işlediğinde, bu suçlar için ayrı cezalar verilir. Ancak fail, tek bir eylemle birden fazla suçu işlediğinde, daha ağır ceza gerektiren suçtan cezalandırılır.

Israrlı takip suçu, TCK 123/A maddesi ile Türk ceza hukukunda yer almıştır. Mağdurun iç huzurunu bozmayı amaçlayan ve tekrarlanan hareketlerle işlenen bu suç, mağdura ciddi rahatsızlık vermekte ve güvenliğinden endişe duymasına neden olmaktadır. Bu suçun işlenmesi durumunda, fail altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ancak suçun nitelikli halleri gerçekleşirse ceza artırılır. Suçun takibi şikâyete bağlıdır ve şikâyet süresi altı aydır. Israrlı takip suçu, mağdurun korunması açısından önemli bir düzenleme olup, bu suça karşı dikkatli olunması gerekmektedir.

Geçmez Hukuk Bürosu

Bilgi almak için
bizimle iletişime
geçebilirsiniz.